Giresun;giresin,göresin..

 Bugünlerde Karadeniz'i görmek isteyen,buralara gelmek isteyen mutlaka Giresun'a uğrasın derim.İşte Karadeniz'in incisi,kirazın anavatanı,fındığın başkentinden birkaç kare..Merak edenler,takip etsin lütfen fotoların devamı gelecek :)

"Şah & Sultan" Sevgi Üzerine

                  Bakın Şah ne demiş,Sultan ne,Kamber ne duymuş,Babaydar ne soylamış:

    * Bütün inançların temeli sevgidir.Her kim bir şey veya kimseyi severse ona inanmış,boyun eğmiş,kulluk etmiş olur.Kulluk,sevginin yedi derecesinden biridir ki ilk adımda dostluk başlatır.Bu dereceler ezeli "ilgi"den doğar,ilgiyi "sevgi" takip eder.Sonra "tutku","aşk","şevk" ve "kulluk" diye devam edip ebedi "dostluk"ta nihayet bulur. 

    * Kişi sevgi basamaklarında sürekli bir kazanç ve güç kazanarak ilerlemelidir.

    * Akıllı insan kendisine zarar verecek sevgiyi istemez.

    * Sevginin bitebilen bir şey olduğunu yahut gittikçe kuvvet ve güç kazanabildiği gibi zamanla zayıflayıp etkisizleştiğini o vakit kabul ettim.

    * İnsan sevgiye hükmeder;ama aşk insana hükmeder!

    * Çünkü seven,sevdiğinin her zulmüne katlanırdı.

    * Çünkü  sevgi kemale erince seven,mükemmelliğin yalnızca sevgilide olduğunu fark eder ve artık ona benzer bir şey bulamaz.Tıpkı bunun gibi sevginin başlangıcında seven feryat figan eder,ağlayıp inler,yanar yakılır,kalbindeki ateşin dumanı ağzından ah olarak çıkar.Ama sevgi kemale erip de sevenin varlığını ele geçirince artık inlemeler ve ağlamalar son bulur,seven latif bir cisme dönüşür:kusurluluk biter,paklık başlar.Yani ateşin alevi büyüdüğü vakit dumanı azalır hatta kaybolup gider.

Evlenilecek erkek?

Nette dolaşırken bi yazı buldum böyle şeyleri okumak pek işime işime gelmese de dur bi bakiim dedim,baktım ki çok da doğru,bizim bildiğimiz şeyleri gözler önüne sermiş yazan. hoşuma gitti işte..okumak için tıklayın :)

Kitap Klubü Okumaları

Yarın klup toplantı günümüz.Ben okul sebebiyle bu toplantIlardan epey uzak kalıyorum,sanırım bilirsiniz.Ancak böyle yazları gelince memlekete,toplantılara misafir okur olarak katılıyorum :)
Bu ay Kazuo Ishiguro'nun "Beni Asla Bırakma" adlı romanını okuduk.Arkadaşlarım nicedir Japon edebiyatını inceliyorlar,birkaç yazar okudular japon edebiyatından ancak ben ilk kez okuma fırsatı buldum yani benim için epey yeni bir alan..Kitap hakkındaki yorumlarımı düşüncelerimi yarınki toplantıya bırakmak istiyorum esasen ama yine de birkaç söz etmem gerekirse;belki bu kitabı bir on yıl önce okumuş olsaydım (kitap 2002'de çıkmış,ilk baskı 2007) kelimenin tam anlamıyla çarpılabilir,bir süre etkisinden kurtulamazdım sanırım ama günümüzü düşününce beni o çarpıcılık manasında etkisi altına almadı.Konusu itibariyle ilginç ve okudukça kalbinize buz gibi metal bir nesne dokunuyor sanıyorsunuz.bu anlamda yazar çok başarılı..toplantıdan sonra detayları verebilirim sanırım fırsat bulursam.
Merak edenler için, aynı adla kitaptan uyarlanan filmin sinemalarda gösterimi başladı..

Ahh,bir zamanlar!

Ahhh,ahhh bir zamanlar sanal diyarlarda  bir blog varmış..bu blog  büyük hayalleri olan bir kız tarafından uzak yıllar önce açılmış,yazılmış,çizilmiş bin bir hevesle..aradan  uzun zaman geçmiş; ders,kitap,ödev,okul,tez dumanı bir gün bu sevimli blogun üzerine kara bir toz bulutu gibi çökmüş..zavallı blog,sahibesi tarafından unutulmuş,bir köşeye atılmış!bu duruma çok içerlenen blog kendi kendine bir açılmış,bir saçılmış,bir kapanmış,kah hatırlanmış,kah unutulmuş,kah okunmuş kah okunmamış...günler işte böylece geçip gitmiiiişş..nihayet yaz tatili gelmiş ve blogun sahibesi hanım,bir yerlerde bir blogu oldugunu hatırlamııışşş...ve demiş ki artık yazmak,keyfi okumak,keyfi bloga bakmak zamanıdır demiş..ve yazmaya başlamııışş :)))